Gidelim sevgili,
Gidelim buralardan.
Kalacak yer bakınalım,
Yol kenarlarından.
Bir sen, bir ben,
Bir de sonsuz gece.
Senle ben beraberken,
Her yer ev, her yer vatan.
Geçelim o bahçeyi,
Atlayalım duvarlardan.
Kendimize yer beğenelim,
Buğday tarlalarından.
Bir sen, bir ben,
Bir de yakan güneş.
Herkese zor gelirde,
Biz yeni kaçmışız,dünya savaşından.
Beraber atlı karıncaya binelim.
Issız sokaklardan bağırarak geçelim.
Bir sen, bir ben,
Bir de ölümüne soğuk.
Oysa ki üşütmez bizi daha fazla,
Ayrı kaldığımız zamanlardan.
Gidelim sevgili,
Kaçalım buralardan.
Manisa’ya, Afyon’a
Belki daha da uzağa.
İstanbul’da duruluruz.
Elbet Bursa’da yoruluruz.
Sonra gideriz Fransa’ya,
İtalya’da Roma’ya.
Belki daha da uzağa “Ay’a”
Sonuçta sen varsan, ben varsam,
Bize her yer ev olur, her koku vatan.
Korkma,utanma gidelim buralardan ilelebet.
Zamanıyla yola çıkan Tebriz’li gencin
Dökülenler ağzından, doğrudur elbet.
“Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Nereden biliyorsun hayatın altının,üstünden daha iyi olmadığını?”

Yorum bırakın