Türk Medeni Kanunu’nun Kabulü

Türk Medeni Kanunu bundan 95 yıl önce, 17 Şubat 1926’da, sosyal anlamda büyük düzenlemeler içeren Medeni Kanun, 1876 yılında Ahmet Cevdet Paşa başkanlığındaki komisyon tarafından hazırlanan Mecelle’nin yerine gelmiştir. Kurtuluş Savaşı’nın kazanılması ile Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının oluşturduğu TBMM’nin yaptığı köklü değişikliklerin en başında şüphesiz Medeni Kanun’un kabulü gelir. Medeni Kanun’un kabulü ile sosyal alanda eşitlik anlayışının temeli atılmıştır. Batılı ülkelerin Medeni Kanunları incelendikten sonra, Türk Medeni Kanunu tasarısını hazırlamak için hukukçu milletvekillerinden, öğretim üyeleri, yargıç ve avukatlardan oluşan 26 kişilik komisyon kurulmuştur.

İsviçre’den alınmasındaki önemli sebepler:

  • Hakime takdir yetkisi vermesi
  • Kadın erkek arasında eşitlik sağlaması
  • Kısa ve anlaşılır bir dilinin olması
  • Demokratik bir kanun olması
  • Dönemin en güncel medeni kanunu olması

Medeni Kanun, 17 Şubat 1926′da TBMM tarafından kabul edilerek yürürlüğe girmiştir. Bu kanun ile mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma alanlarında kadın-erkek eşitliği sağlanmıştır. Tek eşlilik ve resmi nikah zorunluluğu ile aile yapısında önemli düzenlemeler içermektedir. Medeni Hukuk; kişiler, aile, borçlar, eşya ve miras hukuku olarak 5 kitaba ayrılmıştır ve 1030 maddeden oluşmaktadır. Medeni Kanun, son halini 22.11.2001 yılında mecliste kabul edilerek 8.12.2001 yılında yürürlüğe girerek almıştır.

Not:

– İsviçre Medeni Kanunu birebir çevrilmemiştir.

– Buradaki medeni kelimesi uygarlık anlamında kullanılmamıştır. Tarihsel açıdan Roma’da oturanlara uygulanan hukuk için şehirli (vatandaşlar) hukuku anlamına gelmek üzere “jus civile” terimi kullanılmıştır. Bizim hukukumuzda ise medeni kelimesi Medine şehrinden gelmektedir.

Ayrıca Bakınız: https://www.barobirlik.org.tr/dosyalar/duyurular/tubakkom/17subatbasinaciklamasi.pdf

Yorum bırakın