Albert Einstein gelmiş geçmiş e büyük bilim insanlarından birisidir. Ama yürüyüşe çıktığında bazen evinin yolunu bile bulamazdı. Sürekli kırışık kıyafetler giyerdi. Çoğunlukla bir şeyleri unuturdu. Bir seferinde kitap okurken ayraç olarak 1.500 dolar kullanıp sonrasında kitabı kaybetmişti. Çünkü düşünmesi gereken başka şeyleri vardı. Bilim onun için hayatta sıradan olan her şeyden daha önemliydi.
Einstein 1879 yılında Almanya’nın Ulm kentinde dünyaya geldi. Çocukken algısı yaşıtlarına nazaran yavaştı. Daha yavaş öğreniyordu. Öyle ki üç yaşına kadar konuşamadı. İlkokulda okuldakiler Einstein’in babasına “Oğlunuz hiçbir şeyde başarılı olamaz.” dedi. Notları kötüydü ve yapmayı sevdiği tek şey keman çalmaktı.
12 yaşına geldiğinde matematik ve fizik kitapları okumaya başlamıştı. Okuduğu şeyler onun içinde büyük bir heyecana sebep olmuştu. Daha fazla öğrenmek için heyecan duyuyordu. 17 yaşına geldiğinde İsviçre’de üniversite okumaya başladı. Öğretmen olmak istiyordu. 1900 senesinde okulunu bitirdiğinde bir iş bulamadı. Bir arkadaşı sayesinde hükümet ofisinde işe girdi.
Okulda olduğu zamanlarda matematiğe ve fiziğe olan merakı iyice artmıştı. Evrene dair soruların cevaplarını bulmak istiyordu. 1905 yılında fikirlerini anlattığı bir makale yayınladı ve diğer bilim insanları onunla dalga geçip ona güldüler ama onun İzafiyet Teorisi bilim dünyasını dönüşü olmayan bir değişime soktu. Bilim insanları o teori sayesinde evrene farklı bir gözle bakmaya başladılar. Bilgisayarlar, televizyonlar veya uzay yolculuğu dahil birçok şey Einstein sayesinde hayatımıza girdi desek yanlış olmaz.
Einstein çok hızlı bir şekilde ünlü olmuştu. Dünyayı dolaşıp fikirlerini anlatmaya başlamıştı. 1922 yılında fizik alanında Nobel ödülü aldı. 1933 senesine gelindiğinde ise Hitler Almanya’da gücü eline almıştı ve Einstein gibi Yahudiler için hayat çok zorlaşmıştı. Bu nedenle Amerika’ya taşındı. Princeton’da yaşamaya ve ders vermeye başladı. 22 sene boyunca 1955 yılında ölene dek hayatına bu şekilde devam etti.
Bir keresinde “Önemli olan şey düşünmeyi bırakmamak.” demişti. Ve o hayatı boyunca hiç bırakmadı.

Yorum bırakın